Sinan CANTÜRK
Öncelikle dikkatimi çeken ve beni en çok heyecanlandıran gençlerin yoğun ilgisiydi. Parti ve örgüt gençlikleri dışında, üniversiteli bağımsız gençlik kolektifleri çok kalabalık ve kararlıydı. Pankartları, dövizleri ve sloganları son derece yaratıcıydı.
İstanbul’da, Taksim’de kararlı olan gençleri ya bir gün önce ya da 1 Mayıs sabahı gözaltına almışlardı. Aynı şekilde, Ankara’da Soldep Genel Başkanı Deniz Can Aydın da 1 Mayıs’tan bir gün önce gözaltına alındı. Buna rağmen gençlerin kararlılığı umut vericiydi. Alanda özellikle dikkatimi çeken iki grup vardı: Birincisi, Direnişçiler Meclisi. Yıllardır gözaltı ve tutuklamalara rağmen oldukça kalabalık bir şekilde yürüdüler. İkincisi ise Devrimci Yol’un 1980–1985 yılları arasında gerilla komutanı olan Mahmut Memduh Uyan ve arkadaşlarının “Toplumsal Dayanışma” pankartı altında alanda yer almasıydı. O gençliğin yanında, yaşları 70–80 arasında olan ve mücadeleden bir gün olsun geri durmayan abilerin, ablaların aynı heyecanla slogan atması umut vericiydi.
1977 1 Mayıs’ında katledilenleri ve 1 Mayıs 1980’de Kayseri’de katledilen Hayrabet Honca’yı saygıyla anıyoruz.